5 Eylül 2011 Pazartesi

GİZLİ DİNLEME

1968 yılında Bahçelievler’ den Çankaya’ ya taşınmıştık.  İnşaatı yeni tamamlanmış 13 daireli bir bina. Bizim dairenin bitişiğinde kamuda görevli bir bürokrat oturmakta. Taşındıktan bir müddet sonra Avrupa’ da bir göreve tayini çıktı. Evlerini de kiraya verdiler. Üç yaşlarında bir çocukları olan orta halli bir aile kiraladı ve taşındı. Rahmetli annem yeni gelen komşuya hoş geldin ziyaretine gitti. Nereli olduklarını, eşinin ne iş yaptığını vs. sormuş. Ege’ de bir ilçede zeytinyağı üretim tesisleri olduğunu ve eşinin de zeytinyağlarını Ankara’ da pazarladığını söylemiş. Annem de eşinin iyi kalite zeytinyağından bir teneke ücreti mukabili getirmesini rica etmiş.  Ayrıca bir ihtiyaçları olursa kapısının her zaman açık olduğunu da söylemiş. Komşumuzun annemi sık sık ziyaret ettiğini hatırlıyorum. İki yıl kadar kiracı olarak oturduktan sonra bir gün kimse ile vedalaşmadan ansızın evi boşalttılar. Annemin zeytinyağı siparişi de yerine getirilmemişti.

Annem birkaç yıl sonra  Kızılay’ da eski komşusuna alışılmışın dışında bir kıyafet içinde rastlamış ve aralarında şu konuşmalar geçmiş.

Annem:

·         Kızım, birden kayboldunuz. Allahaısmarladık bile demediniz. Sizi hep merak ettim.

Komşu:

·         Teyzecim aniden oldu. Vedalaşmak için vakit bulamadım. İsterseniz Güvenpark’ta oturalım, size her şeyi anlatacağım.

Parkta bir banka otururlar ve komşu anlatmaya başlar:

·         Biz karı – koca görevli olarak sizin apartmana taşındık. Bizim oturduğumuz dairenin üstünde çok önemli görevi olan yabancı bir kişi oturuyordu. Görevimiz onu dinlemekti. Dairesine gizli yerleştirilmiş aletler vasıtasıyla dinledik. Aletimiz o kadar hassas idi ki, apartmanınızda bütün dairelerde konuşulanları da ister istemez dinliyor onlar hakkında da bilgi sahibi oluyorduk. Ailenizi Güvenli gördüğümüzden ve bize karşı samimi davrandığınızdan apartmanda sadece sizinle görüşüyorduk. Bize zeytinyağı siparişi verdiğinizde eşim ve ben çok huzursuz olduk. Piyasadan bir teneke zeytinyağı satın alarak size getirmeyi bile düşünmüştük. 



Bu görüşmeden sonra da komşudan bir daha haber alamadık.

Bu anımın üzerinden 40 yılı aşkın bir süre geçti. Şimdiye kadar kimse ile paylaşmadım. Son günlerde ortam dinlemeler gündemde olduğundan sizinle paylaşmakta bir sakınca görmedim.

Sevgilerimle,

Mehmet Hamurkâroğlu


02.09.2011

Hiç yorum yok: