31 Temmuz 2011 Pazar

ŞAPKAM KAYBOLDU

Sevgili dostlar ben giyim kuşamla ilgili alışverişi hiç sevmem ,bana alınan herşey Armağan'ın çeşitli numaraları ile beni giyim kuşam satılan dükkanlara sokması ile olmuştur.Hatta eski pantolanumu benden habersiz terziye götürüp yeni pantolon diktirdiği çok olmuştur.Bunları niye söylüyorum geçenlerde kendime bir şapka aldım ,aldım da iyi halt ettim. Evde hiç kimse beğenmedi.Kimi yakışmadı dedi,kimi modeli felaket dedi.Keşke Alper Maçkan'ı yanımda götürseydim o adam bu işin piri.Neyse küçük oğlum Yiğit dedi ki benim şapkayı sana hediye edeyim , çok yakışacağından eminim.Neyse şapkayı giydim

herkes pek beğendi .Şapkayı giyince Fidel Castro gibi oldum. Bana devrimci bir hava verdi zaten ben de havaya girdim.Markası da VANS 'mış çok modaymış filan.Ben şapkama gözüm gibi bakıyorum,kaybolacak ya da biyerde unutacağım diye ödüm kopuyor.

İstanbul'a otobüsle gitmem gerekti Armağan Çengelköy'e gitmişti bende gideyim de sultanımı göreyim dedim.Ankaradan otobüse bindim şapka kafamda ,çıkarırmıyım ya kaybolursa. Kırk yılın başında bana yakışan tek servetim o.Biraz sıcak oldu
şapkayı çıkardım pencerenin yanındaki askıya astım ama gözüm hep onda.Otobüs mola verince muavin kıymetli eşyalarınızı yanınıza alın diye anons yapınca şapkayı kafama takıp aşağıya iniyorum.Durum fena değil.İstanbul'a kazasız ve kayıpsız geldik.Ataşehirde otobüsten indim Üsküdar servisine bindim , bindim de başımda bi ferahlık, hafiflik ama içimde tarifi imkansız bir sıkıntı var.Üsküdar da inince beynimden vurulmuş gibi oldum.Şapkayı otobüste unuttum. Şapkayı astığım yerin üzerine o şerefsiz muavin perdeyi çekmişti..Öf ,öf ki öf...Şimdi ne olcek.Hemen Üsküdar'daki yazıhaneye gittim telefon filan ettiler.Kayıp fişi filan doldurdum ayrıldım.Geldiğime geleceğime pişman oldum.

Neyse Çengelköy'e geldim durumu anlattım ,üzülme filan dediler ama içlerinden ülen herife kırk yılın başında bişey yakıştı onu da kaybetti gibi bir bakışları var. Ya da bana öyle geliyor.


Ertesi gün firmadan haber geldi şapkanız bulundu gelin alın. Ülen oğlum ben Çengelköy'deyim şapka Esenler'de yol parası şapkadan fazla tutar. Siz dedim onu kargo ile yollayın ben buradan ücreti öderim.Neyse kargocu geldi parayı verirken kargocu paketi yere düşürdü tak diye bi ses geldi.Yav benim şapkadan bu ses nasıl çıkar yoksa miğfer filan mı yolladılar diye merak ettim. Neyse acele acele paketi açtım. OHHHH yarabbim şapkam sapasağlam karşımda,karşımda da yanında da bi tane açılır kapanır şemsiye.Yaw bizim şapka sağolsun yalnız gelmemiş yanında bi de şemsiye getirmiş...

Gürcan Karagöz
Ankara Cumhuriyet Lisesi

4 yorum:

MEHMET HAMURKÂROĞLU dedi ki...

Gürcan abisine şapka yakışıyor. Bir daha başından hiç eksik etmesin.

Resan Bayraktaroğlu dedi ki...

Muhteşem bir yorum, anlatım, komposizyon.... İnsan başka ne ister? Muz sevenlerin başından da bundan aşağısını beklemek utanç verirdi zaten......

A.Gurgun dedi ki...

Cin gibi maşallah. İkizi nerde?

Remide Arsan dedi ki...

İkizi mi? BURADAYIM elbette, nerede olacağım? Bu çocuk ne yaptı yaptı, kendisini yazarcı kadrosuna aldırdı. Aylin'e de 'yok estağfurullah yan cebime' diyor görüyorsunuz Aklı fikri benimle aşık atmada..

Yazı tam okuma grubuna layık olmuş.Eline sağlık, hayırlı olsun, devamı bol olsun. Tüm okumaseverler de burada. Ohhh.Allahtan istedim bir göz.. Allah verdi gözlük!!!